Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Politics | düzenleyici kurum | regulatory body n. | ||
The requirement for transparency is justified, as is the requirement to set up an independent regulatory body. Bağımsız bir düzenleyici kurumun kurulması gerekliliği gibi şeffaflık gerekliliği de haklıdır. More Sentences |
||||
Politics | düzenleyici kurum | regulatory agency n. | ||
Politics | düzenleyici kurum | regulatory authority n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | düzenleyici ve denetleyici kurum | regulatory and supervisory authority n. |
Technical | ||
Technical | radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) | call letters n. |
Technical | radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) | call sign n. |
Technical | radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) | call signal n. |
Telecom | ||
Telecom | ulusal düzenleyici kurum | national regulatory authority n. |